12 Mayıs 2020 Salı

KORONOVİRÜSLÜ GÜNLER


İNSANI ÖLÜME GÖTÜREN VİRÜS
Koronovirüs günlerinde sokak hayvanlarina mama dağıtımı ve ihtiyaç dışında evden dışarı çıkmıyorum. Eksik bir şeyleri almak için çıktığımda ise tedirginliğim son safhada. Çünkü alacağım şeyi benden önce elleyen insanları bilmiyorum. Torbaları, paketleri silip eve almalar. İçeride meyve ve sebzeleri ise defalarca yıkamalar. Bundan ne kadar sıkılsam da yapmaktan vazgeçmiyorum. Aslında hepimiz salgın için potansiyeliz. 

Kim ne derse desin bu koronavirüs salgını bize şunu gösterdi; bundan sonra elleşmek, sarılmak, öpüşmek yok. Her şey mesafeli olacak. Olmalı da. 

Sabah saat 06:00 gibi sokak hayvanlarına mama dağıtmak üzere evden çıkıyorum. Bu saatlerde Bodrum sokakları tenha ama bazen de maskesiz insanlarla dolu oluyor. Bunlara şöyle okkalı ceza yazılmalı ki işin ciddiyetini anlasınlar. 

Market alışverişimi, açıldıkları sabah saatlerinde yapıyorum. Yolda bir çok maskesiz insan görüyorum. Ara sokaklarda şortunu giymiş yan yana yürüyüş yapan gençler oluyor. Sokağa çıkma yasağı olan gençler motorsiklete binip nereye gidiyorsa gidiyor. Bunlara dur diyen birileri ise yok. 

Ramazan ayında iftara misafir kabul eden, misafirliğe giden insanlar var. Yani işin ciddiyetini kavramamış insanlar çok. Bulaşıcı olmazsa ne bok yerse yesinler diyeceğim ama olmuyor işte. Bodrum’ da bu durumu kontrol eden birim var mı acaba? Tedbir almayı insanlara bırakırsanız olacağı bu. 

Bir şirkette her birimin kriz prosedürü vardır ve bu durumda ne yapması gerektiğini bilir (eğer kriz prosedürünüz varsa). Zaten bir şirket ehil insanlar tarafından yönetilirse normal/kriz zamanı farketmez, işler düzeninde gider. Genel müdürü alıp yerine bir tanıdığınızı getirirseniz, o da diğer birimlere aynı şeyi yaparsa elin ayağına dolaşır. Yapılacak basit şeyleri bile yapamazsınız. Şeffaf olmak şart. 

Devlet ve devletin her birimi devletin ağırbaşlılığını taşımalı, ona göre davranmalı. Devletin memuru parti elemanı gibi davranmamalı. Çünkü devlet memuru= Parti elemanı değildir. Gerçi boşa yazıyorum sistem partili Cumhurbaşkanı ... 

Bir şeyler yanlış gidiyor ve bunun herkes farkında ama hiç bir şey yapılamıyor. Yanlış giden şeyler düzeltilmeli. Salgın ayrıştırma değil birleştirme aracı olarak kullanılmalı. Devlet olanaklarını kullanıp zenginleşen insanlara ise devletin bir yaptırımı olmalıdır.  

Bu koronavirus salgını bittiğinde Diyanet ve Kızılay kurumları tekrar gözden geçirilmeli. 
Bu kurumlarda gönüllülük esas olmalı ve kurumların statüsünü para kazanma amacıyla yöneticileri kullanamamalı. Din adamı siyaset dışı olmalı. Ne o son model makam arabası, şaşalı yaşam, siyaset yaparcasına konuşmalar. Gönüllülük esas olmalı ve devlet maaş vermemeli. Bu durumda Diyanetin cemaat diye nitelendirilenlerden ne farkı var. 

Son söz olarak; 
Ben şahsen, Cumhurbaşkanı insanların arasına girmedikçe, Ak parti miting düzenleyip parti genel başkanını davet etmedikçe kendimi korumaya devam edeceğim. 

1 Mayıs 2020 Cuma

BEYAZ


YENİ YAŞINA GİRDİ 


İyiki doğdun Beyaz. 
Mutlu yıllar kızım. 



            Birlikte dördüncü senemize girdik. Nice yıllara diyorum. 



NOT: 
Fotoğraflar ve video bana aittir. Video “YouTube” kanalımdan alıntılanmıştır.