26 Eylül 2012 Çarşamba

''AUT'' OYUNUNA DAİR...

                        ''AUT'' OYUNUNA DAİR...




                       
                          15 Eylülde,bu dönemin tiyatro sezonunu  ikincikatta-geçen sezonun oyunu olan ''AUT'' isimli oyunla açtım.Oyun,bir taraftar grubunun arasında geçiyor. Tuttukları takımın kalecisi önemli bir maçta hatalı gol yiyince, kulüp başkanı ve kirli ilişkilere bulaşmış kalecinin menajeri devreye girerek, gençlerden kaleciyi kaçırmalarını, kendi istedikleri bir yere getirmelerini istiyor. Tüm bunlar olurken, takımın taraftar grubunun bulunduğu kahvehanenin basıldığını ve polisin birçok kişiyi göz altına aldığını anlıyoruz.Esas oyunda bu andan itibaren başlıyor.

                          Kendi adıma şiddet içeren hiç bir şeyden hoşlanmadığımı bu oyunla bir kez daha anlamış oldum.Kan görmek istemediğimi çok iyi anlayabiliyorum.Kan,kan,kan...Hele o pisikopatın çekiçle bir başkasının kafasını darma duman etmesi yok mu(tabii biz görmüyoruz ama öyle bir şey yaptığını hissediyoruz).Sonrası odadan bizlere doğru akan kan,vahşetin ne boyutlarda olduğunu gözler önüne seriyor.Hele sahneye doğru akan kan yok mu içerde neler olduğunu görmemizin gerek olmadığını açıkca göstermiş oluyor.Oyunda, pis işlere maşa olan beş gencin çaresizlikleri ön plana çıkıyor.


 
 
                       Zehir karekterini oynayan oyuncu ,harikaydı.Konuşması,davranışları...Herşeyiyle oyunda ki karekteri üzerine giymişdi.Amcasının ölüm döşeğinde ki öğüdü “kötülükten gördüğü iyiliği” kendine amaç edinmiş.Yoldan çıkmış veya çıkarılmış bir karakteri ne de güzel şekillendirmiş.Diğer oyuncuları da beğendim.Güzel bir oyun çıkarmışlar.

                      Futbolla pek alakam olmadığı için oyuna bilet alırken ve daha sonrası izlemeye gittiğimde tedirgindim.Geçen sezon bu oyunu izlemememin en büyük nedenlerinden biri buydu.İyikine izledim diyorum.Günümüz Türkiye’sinin yakın plan fotoğrafını futbolu ele alarak çekiyor.

                      İkincikat,küçük bir tiyatro ama büyük oyunlar segileniyor.Oyun izlemeye gittiğinizde,oyuncu olarak karşınızda çok ünlü sanatçıları görebilirsiniz.Onun dışında ünlü bir sanatçıyla yan yana oyunu izliyor da olabilirsiniz.Bu oyunda yine kendisi de ünlü tiyatrocu Nedim Saban vardı.Bir kaç tane daha vardı ama isimleri aklıma gelmiyor,ne yapayım.

                      Gitmeyenler,üzgünüm güzel bir oyunu kaçırdınız.

                      Beyoğlunu sevenler,İkincikat'ı bir yere not edin ve en kısa sürede gelin.Bekleniyorsunuz.Oyundan sonra eğlencenize dolu dizgin devam edersiniz.Ben,öyle yapıyorum.


SIFIRNOKTAİKİ

AUT

yazan
alper kul & özgür özgülgün
yöneten
eyüp emre uçaray
yard. yönetmen
heves duygu tüzün
müzik
erkan kolçak köstendil & ersen kutluk
dekor & ışık
ece öz
oynayanlar
ferit kaya (sarı)
erkan kolçak köstendil (zehir)
taner ölmez (boza)
ihsan ceylan (fidel)
sinan arslan (öcü)
ömer güneş (çocuk)
volkan çolpan (oswald)
doğan kecin (reis)
incinur daşdemir (manita)

oyun süresi100 dk

ADRES:
http://iikincikat.tumblr.com/
t: 0 545 462 45 28 | 0 212 292 32 47
m: ikincikattayiz@gmail.com
f: http://www.facebook.com/iikincikat
t: https://twitter.com/ikincikat

NOT!:
fotoğraflar: ece öz

NOT2:
ödüller, adaylıklar, festivaller, özel projeler
* 17. Sadri Alışık Tiyatro Ve Sinema Oyuncu Ödülleri - Seçici Kurul Genç Oyuncu Özel Ödülü - Erkan Kolçak Köstendil
* 1. TOBAV Ödülleri - Yılın En Başarılı Oyunu Ödülü
* 1. TOBAV Ödülleri - Yılın En Başarılı Oyun Yazarı Ödülü Alper Kul & Özgür Özgülgün
* 1. TOBAV Ödülleri - Yılın En Başarılı Genç Yönetmeni Ödülü - Eyüp Emre Uçaray
* 1. TOBAV Ödülleri - Yılın En Başarılı Genç Erkek Oyuncusu Ödülü - Erkan Kolçak Köstendil
* Marmara Üniversitesi Yılın En’leri Ödülleri - Yılın Tiyatro Oyunu Ödülü

Hiç yorum yok: