2 Ekim 2012 Salı

YALAN

                   YALAN


                   ''Hiç kimseyi yalan söylediğini anlayacak kadar tanımak istemiyorum'' demiş Tezer ÖZLÜ...

                   Ne kadar doğru söylemiş.Nice insanları çok tanıdığımızdan değil midir,hayatımıza bir daha sokmamak üzere atmışızdır.O kadar fazla tanımazsak,sahtekarca davranışlarını ve sözlerini bilmeyeceğiz.Kandırılmış olmayacağız.Yaptıklarından dolayı gerçekte kendi aptal olan insanlar tarafından (sözde)aptal(!) durumuna düşürülmüş olmayacağız.Tabii ne olursa olsun,bir şey kaybettiğimiz yok ama ağırlığı nasıl olursa olsun bir üzüntü oluyor,muhakkak.Karşı taraf da bir şey kaybetmiyordur diye düşünüyorum;Onlar için biri gitmişse muhakkak onun yerine her zaman bir başkası vardır.Ama hiç bir zaman güvenle başlarını veya sırtlarını dayayacakları kimseleri yoktur.Dayarlar dayarlar da,her an düşeceklerini de bilirler.Ama bizim gibi insanlar da öyle mi?Korkusuzca dayanıyorsun.Hatta ondan güç bile alıyorsun...Evelallah...

                   ''Güle güle sana,yolun açık olsun'' şarkısı nerden dilime dolandı...
Hay Allah...

                   Bu şarkı çıkarsız,candan arkadaş olamayan,bir şeylerin peşinde koşan insanlara gitsin...


Hiç yorum yok: