7 Mart 2012 Çarşamba

BODRUM'LA İLK TANIŞMAM/GEÇMİŞTEN BİR ANI...

                 BODRUM'LA İLK TANIŞMAM/GEÇMİŞTEN BİR ANI...


                Geçmişte,daha işimi değiştirmemişim;eğitimciyim.Omuzumda çantam,otobüse atlamış,Bodrum'a doğru yola çıkmışım.İçim kıpır kıpır.O zamana kadar Bodrum'u sadece okuduğum kitaplardan ,resimlerden biliyorum.Ama vurulmuşum.Heyecanlıyım,yerimde duramıyorum.Bir an önce orada olmak istiyorum.Hep oturmaktan kıçımın uyuştuğunu bile hissetmiyorum.

                Bodrum'a yaklaştıkça deniz ve manzarası burayı daha çok seveceğimi söylüyor.Tepenin ardından otobüs yüzünü Bodrum'a gösterdiğinde Bodrum da bize kendini göstermeye başlıyor.Bu görüntü nasıl anlatılabilir?Deniz,güneş ışınlarıyla çocuklar gibi oynaşıyor.Kale ise tüm ihtişamıyla oranın efendisi gibi dimdik ayakta ve kıyı boyunca küçük taş evler.Manzara karşısında sizin de gözleriniz ışıl ışıl oluyor.Tabii o zamanlar tepelere kadar evler yoktu,bu kadar çirkinleşmemişti.İpini koparan daha gelmeye başlamamıştı.Bodrum'la Gümbet bu kadar iç içe değildi.

                Vuruldum.Kalbim yerinden çıkacak gibi.İçimin yağının eridiğini,dudağımın kulaklarıma yaklaştığını hissediyordum.Nasıl bir mutluluk,kelimelerle anlatılabilir mi?Anlatılabilir muhakkak.Bir çok yazar da çok güzel anlatmıştır.Ama ben yazar değilim...

                Çantamı otagarda emanete teslim ediyorum.Hemen kalacak yer ayarlamalıyım ki Bodrum'un kucağına kendimi atmalıyım.Otagardan aşağı doğru kalabalığın içine kendimi bırakıyorum.Barlar sokağından önceki sokağa girmişim,bir uçtan bir uca pansiyon.Zaten böyle bir arayışın içinde değil miydim?Güzel,temiz bir pansiyonda karar kılıyorum;5 gece.Diğer harcamalarımda fiyatları bilemediğim için ne kadar param gider tahmin edemiyorum.Artarsa biraz daha kalabilirim diye düşünüyorum.Pansiyona yerleşip kendimi dışarıya atıyorum...

                İlk günüm Bodrum'la tanışma şeklinde geçti.Akşamı da barlar sokağında gece nereye gidebilirim düşüncesiyle bakınarak dolaştım ve ara sokakta rock barı gözüme kestirdim.Her sene gittiğimde bir kere de olsa uğrarım,geçmiş anıları tazelemek üzere.

                Bodrum'da ki ilk tatilim herşeyiyle,heryeriyle tanımak ve gözlemlemek ile geçti.Sonra ki gelişlerde güzel maceralarla birlikte yaşananlar güzel bir anı oluşturdu.İlk gidişlerimin tadı bir başkaydı sanki şimdiye göre.
         
                 Bodrum;güzelliktir,özgürlüktür,çılgınlıktır,sevmektir,sevilmektir.Bodrum,bir hayat tarzıdır,yaşam felsefesidir.Bodrum,aşktır.



MUTLU ZAMANI BULALIM

denizin mavisi,
bir zaman çok güzeldi.
bir zaman içinde kısa bir an,
göz açıp-kapama kadar kısa
bir zaman,geçen bir an.

o zaman gök kadar mavi,
deniz kadar canlı,
kuşlar gibi özgür,
mutlu bir insandım.
kendimi bulmuştum oralarda.

içimde ki ben çıkmıştı.
kaybolmamıştım,bulmuştum
bende ki beni.

şimdi yürüyorum,
hem yürüyorum hem susuyorum.
susmak,konuşmamak için
daha çok yürüyorum.
sonra yine susuyorum.
hem susuyorum hem düşünüyorum;
içimde ki beni nerede unuttum?
                           (M.Yumru)

NOT:İlk Bodrum seyahatim sonrası yukarıdaki mısraları sıralamışım alt alta...

Hiç yorum yok: