27 Mart 2014 Perşembe

SANATA DOKUNMAK 2


YA DA SANATIN DOKUNMASINA İZİN VERMEK

Tiyatrodan dumura uğramış bir şekilde çıktım.Öylesine,baştan sağma...Kendime kızdım.Akşam zaten bir tiyatro oyununa gidecektim araya sıkıştırmaya ne gerek vardı.Tiyatrodan çıkıp da gergin olmak,ilk defa yaşadığım bir şey.Allahtan uzun süren bir oyun değildi.Günümü kendime rezil edemem.Hemen biraz ileride ki Salt Beyoğlu'nu gezmek üzere giriyorum.







Her yazdığıyla zihnimizi bulandırmış Sevim Burak’ın meşhur Afrika Dansı kitabı,SALT Beyoğlu’da çokdisiplinli bir sanat projesi olarak sergileniyor.Bu proje videodan enstalasyona,sergiden performans ve dansa farklı disiplinleri bir araya getiriyor.









Marina Abramović ve Ulay
AAA-AAA, 1978
Süre: 9'19''


Marina Abramović ve Ulay,karşılıklı olarak dizlerinin üstüne çökerek birbirlerinin gözlerine bakmaya başlarlar.Önce aynı monoton sesi çıkarırlar ama zamanla bu bir yarışa döner:Kim daha yüksek bir sesle ve daha uzun bir süre boyunca bağırabilecek,haykırabilecek ve çığlık atabilecektir?İlk pes eden Ulay olur.Abramović sesi kısılana kadar bağırdıktan sonra ilk pozisyonlarına dönerler. 




Charles Atlas, MC⁹ (2012), SALT Beyoğlu, 2014
MC⁹ (2012), video sanatçısı Charles Atlas ile koreograf Merce Cunningham’ın 21 ortak işinden kısa sahneler içeren 9 kanallı senkronize bir video işidir. İzleyiciyi çevreleyen bu enstalasyon,iki sanatçı arasındaki 40 yıllık ortak üretim ilişkisini yansıtır.Sanatçıların birlikte geliştirdiği ve “medya dansları” olarak adlandırdığı radikal teknik,canlı performansa kamerayı dâhil eder.Kamera,sabit bir kayıt cihazından öte,koreografide aktif bir role sahiptir.

Sergiden mutlu bir şekilde çıktım.Akşam tiyatro öncesi karnımı doyurmak üzere bir yere oturuyorum.Ondan sonra da SekizinciKat'taki "Parti" oyununu izlemeye gideceğim.Oyun tam saatinde başlamadı.Duyurdukları saatte de başlamasaydı oyunu izlemekten vazgeçmem gerekecekti.Oyundan sonra da proğramım var ve yetişmem gerekiyor.Yahu oyun saat 19:00 da başlayacak diye proğram yapmıştım.Oyun çıkışı koştura koştura taksiye binip zar zor yetiştiğim proğramım.Yok bir daha bunu da yapmayacağım.Çok gitmek istesem de birinden vazgeçeceğim.

Her şeye rağmen sanatla dolu dolu geçen bir günü bitirdim.Yatağım beni bekliyor,deliksiz ve mutlu bir uyku için.

Kendinizi sanattan mahrum bırakmayın emi.

NOT1 :
SALTBEYOĞLU'nun aşağıdaki sitesini inceleyerek daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz;

NOT2 :
Fotoğraflar bana aittir.



2 yorum:

Unknown dedi ki...

Ya nasıl bir özveridir bu, bravo.
Verdiğin emek paha biçilemez.Sanırım oyuncular da bu emekleri hissedebiliyorki bu zor şartlara rağmen yola devam diyorlar.
İnsanı kendinden utandıracak kadar çok sahip çıkıyorsun sanata.
Yani senin yorumlarını okuyan bu konularda sorguluyor kendini.
En azından bana öyle oluyor.

Mahmutun güncesi dedi ki...

Düşünceniz için teşekkür ederim.Utandım.